Merhaba, Kıymetli Elazığlı Hemşerilerim…
Hadi yine iyisiniz. Düzce’de yaşanan depremden sonra ”Afet bölgesi” ilan edilme kanunu olduğunu öğrendiniz..!
Öğrendiniz de fakat baktım içinizde ağlayanlar sızlayanlar var, zırlayıp duran hoplayıp zıplayanlar var, olmaz deyip artık çekilmiyor diyenler var, dayanamadım yine, kıyamadım yine kalemi aldım elime…
Hastalara şifa, beyinlere deva, zihinlere zekâ, şapşikçilere çare olamaya geldim. Yolunu kaybedenlere yol, su, elektrik olmaya geldim. Emekli, dul ve yetimin sesi olmaya, Elazığ’da yolunu kaybedenlere ”köprüden önce son çıkış” demeye geldim.
Dedim ya, hadi yine iyisiniz..!
Lanet olsun içimdeki bastırılmış insan sevgisine.
Hayır demeyi beceremedim gitti..!
Klavyenin başına geçince bildiğim her şeyi unutuyorum. Kafamdaki düşüncelerin alayı mantıklı ama legal değil. Sevmiyorum alengirli yazmasını ama sonra sansür yasası geliyor aklıma..!
Şimdi dosdoğru dümdüz yazacağım ama biliyorum ki birileri rahatsız olacak, Malum onlara da hak vermek lazım. rahatlıkları bozulacak, tedirginlik yaşayacaklar birde malum yaklaşan seçimler var, bizler yıllardır rahatsızlık yaşıyoruz ”şimdi rahatsız olma sırası sizlerde beyler”…
Aldım sazı elime, başlıyorum yine bam teline vurmaya…
Geçtiğimiz günlerde Düzce’de bir deprem oldu hepimizin yüreği ağzına geldi eyvah dedik çok şükür korkulan olmadı ve can kaybı olmadan bir depremi daha atlatmış olduk, deprem Düzce’de oldu yankıları 1000 km öte den Elazığ’da duyulmaya başlandı bir ara düşündüm artçı sarsıntı devam etse, Elazığ ile Düzce arasında en az on tane şehir var ve bu defa hepten meraklandım ve iyice kulak abarttım, efendim Düzce’de 5.9 şiddetinde deprem olmuş afet bölgesi ilan edilmiş Elazığ’da 6.8 büyüklüğünde deprem olmuş neden ”afet” bölgesi ilan edilmemiş..!
Sadece Bu kadar mı? tabii ki değil, dahası da var…
Karadeniz vilayetlerinde sel mağdurlarına 50 bin TL. hibe desteği verilirken Elazığ esnafına geri ödemeli kredi verildi ve en son Düzce’de hiç bir can kaybı yaşanmadığı halde afet bölgesi ilan edilip hibe destek paketleri bir bir açıklanırken, Elazığ’da yaşanan 41 can kaybı verdiğimiz ve şehrin yüzde ellisi yerle bir olan depremde, Elazığ ”afet” bölgesi olarak ilan edilmedi ve depremden sonra vatandaşlara 3- 5 bin lira taşınma parası, evi tamamen yıkılana 30 bin lira Düzce de kira yardımı olarak 30 bin lira, eşya yardımı olarak 90 bin lira verildi, Elazığ’da yazılı ve görsel basın başta olmak üzere kimseden yeteri kadar tepki var mı? yok, sadece sosyal medyada insanlar yapılan haksızlığa tepki gösteriyor hepsi bu kadar ”haklılar mı? evet dibine kadar haklılar”…
Defalarca yazdım yine yazayım, bu şehir tam 20 yıldır mevcut iktidara ve bu şehrin aynı yüzlerine oy veriyor ve her seçim halk dilinde ”tulum oy” çıkıyor, bunun karşılığında bu şehir her defasında bir çok konuda haksızlığa uğruyor ve bu şehre hiç bir yatırım gelmiyor ovaları susuzluğa mahkum ediliyor sanayisi bitme noktasına gelmiş, ”başarılı kurum müdürleri” görevden alınıyor kimsenin gıkı çıkmıyor ve halen bu şehrin insanları akıllanmıyor bir sonraki seçim başka adam mı var deyip yine mevcut siyasilere oy veriyor ve bu defa da olmayınca başlıyoruz sızlanmaya, zırlamaya…
” Sahipsiz Elazığ” diyerek sitem ediyor karşılığında kanı bozuklukla suçlanıyor yine kimsenin gıkı çıkmıyor, bak kardeşim hiç lafı uzatmayacağım yapacağın tek şey 20 yıldır seni kandıranlara ve hizmet getirip bu şehrin sorunlarına çözüm üretemeyenlere ”OY VERMEYECEKSİN” ve aldatılmaya dur diyeceksin ki, sen değil, bu şehre hiç bir faydası olmayan bu şehrin hakkını savunmaktan aciz siyasetçiler sızlanacak ve bir sonraki seçilene de ders olacak bu dersi vermezsen daha çok ağlar sızlar zırlarsın…
Çok dertliyim bu konu da çok!
Bir kara kış daha geldi kapıya dayandı bu millet nasıl ısınacak; ”elektrik, doğalgaz, su” faturasını nasıl ödeyecek fahiş bir şekilde artan ev kirasını nasıl karşılayacak, çocuğuna nasıl harçlık verecek, alış veriş yapmak için markete gidebilecek mi? bunları düşünen var mı? bazı vatandaşlar pazar yerlerinde artık meyve sebze toplayarak ihtiyacını gidermeye çalışırken, bu insanların nasıl yaşam mücadelesi verdiğini hiç düşündünüz mü? zengini daha zengin etmek için sarf ettiğiniz çabanın onda birini fakir fukarayı refaha kavuşturmak için sarf etseydiniz onların dualarını alsaydınız daha kıymetli ve değerli olmaz mıydı?
Özcümle nihayet; daha fazla kandırılıp, sadece seçimden seçime seni adam yerine koyanlara, seni her defasında aldatanlara sende önümüzdeki seçimde sandıkta gereken cevabı vermen gerekir, aksi takdirde aynı nakarat aynı şarkı misali tekrarını yaşarsın fakat bu tekrarın telafisi olmaz benden hatırlatması….
Kalın Sağlıcakla…
