Ülkemiz genelinde, 2 bin liradan aşağı kiralık, 650 bin liradan aşağı satılık konut yok, dar gelirli veya asgari ücretli çalışanların ev sahibi veya güzel bir evde oturma hayalleri yok oldu..
Ülkemizde, artan inşaat maliyetleri yeni konut inşa etmeyi zorlaştırırken, orta sınıf vatandaşlar için ev almak artık hayal oldu, İnşaat maliyetlerindeki artışlara sebep olan bazı malzemelerin fiyatlarında son 1 yılda ortalama yüzde 229 artış yaşandı. Bir kaç örnek verecek olursak, Mart 2021’de 5 bin 500 TL olan inşaat demirinin tonu, Mart 2022’de yüzde 190 oranında artarak 15.500 TL’ye yükseldi. 2021 yılı mart ayı ve 2022 yılı mart ayı arasında; çimentonun tonu 250 liradan yüzde 300 artarak 1000 liraya, betonun metreküpü 220 liradan yüzde 320 artışla 900 liraya, alüminyumun kilosu 35 liradan yüzde 171 artışla 95 liraya ve düz camın metrekaresi 90 liradan yüzde 222 artışla 290 liraya çıktı. İnşaat sektörü temsilcileri, orta sınıfın konut almasının giderek zorlaştığını belirtirken, firmaların azalan arzdan dolayı gelen zamları konut fiyatlarına yansıtacağını söyledi. Öte yandan sıfır konut alamayan, ikinci ele yöneldi, bu da ikinci el konut fiyatlarını da yükseltti. Eski ve yeni konut arasındaki fiyat farkı yüzde 10’a kadar geriledi.
“FİYATLAR DAHA DA ARTACAK”
1 yılda çimento ton fiyatının 250 liradan 1000 liraya demirin ton fiyatının 5.500 liradan 15.500 liraya yükseldi “Fiyatlar daha da artacak gibi görünüyor.” Görüşlerini aldığımız bazı Müteahhitler, Eskiden arz yüksekken üretici bu fiyat artışlarını bir şekilde dengeleyebiliyordu. Şimdi öyle bir durum yok. Çünkü arz yok, yeni proje yok. Dolayısıyla, olduğu gibi zamları aktarması lazım. Şimdi bizde betonun, çimentonun, demirin maliyeti arttıkça bu bedelleri satışlara eklemek zorundayız. Ancak çok proje yapılırsa, arz fazlalaşacak ki zamlar daha az yansıtılsın” dediler.
“METREKARE MALİYETİ 6 BİN LİRA”
İnşaat Müteahhitleri “Çimento aynı zamanda birçok malzemenin fiyat artışını da tetikliyor” dedi. İnşaat metrekare maliyet bedellerinin arsa hariç 6 bin TL’lere geldiğini ifade eden Müteahhitler, “Arsa dahil Türkiye genelinde ortalama 12 bin TL’ye yükseldi metrekare birim fiyatları. 2 ay önce 10 bin TL seviyesindeydi” şeklinde konuştular. 2005 yılında Türk vatandaşlarının konuta erişim oranın yüzde 35 ila 40 iken 2014-2016 yılında bu oranın en yüksek seviyesine çıkarak yüzde 70’e geldiğini anlatan Yetkililer “Yani 100 kişiden 70’i ev alabiliyordu seviye oluşmuştu. Şimdi geldiğimiz noktada tekrar yüzde 30-40 bandına geriledik” açıklamasını yaptılar.
“Çimento fiyatları mart ayında yüzde 60 arttı”
Görüşlerini aldığımız İnşaat tedarikçileri olan Beton firmaları Son 1 yılda çimento fiyatlarında yüzde 300’e yakın artış yaşandığını ifade eden hazır beton sektörü temsilcileri, “Mart ayında yüzde 30 zam yapıldı. Şimdi yeniden yüzde 30 daha zam yapılacak. Böylece artış oranı bir ayda yüzde 60’a çıkacak” dedi. Bu zamlarla hazır beton firmalarını taahhütlerini yerine getiremeyeceğini belirten sektör temsilcileri şu açıklamayı yaptı: “Bu durum sözleşmesi bitecek olan müteahhitlik firmalarını da zorluyor. Eskiden sözleşmelerde çimentoyu almaları için müteahhitlere 6 ay süre koyarken, son 1,5 ayda bu süreleri 1 ay ile 2 ay arasına çektik. Artık 10 günde fiyatlar değişiyor. Dolayısıyla mal almadan zam isteyince müteahhit feryat ediyor ve kendince kabahatli arıyor. Bazı beton firmaları da artan fiyatlardan dolayı ifa güçlüğüne düşüyor” dedi.
Artan Maliyetler, dar gelirli Vatandaşların ev sahibi olma hayallerini yok etti…,
İnşaat sektöründe yüzde yüz ile yüzde üç yüz arasında artan maliyetlerden dolayı konut kiraları ve konut satış rakamları ülke genelinde tavan yapmış durumda, 2021 yıl eylül ayına kadar asgari ücretli çalışan insanların ev almak veya iyi bir evde oturma düşünceleri vardı ve bu düşünceleri gerçekleşiyordu artık o düşünceler hayal oldu, bu ekonomik şartlarda; iğneden ipliğe gelen zamlarla birlikte artan hayat pahalılığı ile mücadele eden vatandaşların aklında sadece geçinmek var.
Yabancıya verilen imkanlar fiyatları tetiklemede bir unsur oldu mu?
Ülkemizde konut sahibi olmak isteyen yabancı uyruklu kişilere sunulan imkanlar dahilinde düne kadar 250 bin dolar seviyesinin 400 bin dolara çıkartılması Türk lirası karşısında kıymeti günden, güne artan dövizle ev almayı ne kadar etkiler derseniz, hiç etkilemediğini ve hiç bir anlam ifade etmediğini gayet iyi görüyoruz. Kişi başına düşen milli gelirimizin bırakın ev almayı el arabası almaya bile yetmediği bir ortamda yabancıların ülkemizde cirit atıp rahatça istediği yerden mülk sahibi olması, gün gelecek yabancı bizi yönetecek denilen sözün gerçeğe giden yolcusu gibi oldu. Ayrıca yabancı uyruklu kişilere TC. vatandaşı olma hakkı da altın tepsiyle sunulunca benim vatandaşım iyiden, iyiye ezilmeye başlandı.
Kurtuluş reçetesinde, bu değirmenin taşıma suyla dönmeyeceği apaçık ortadayken, kendi vatandaşının hayallerini yıkma çabası niye bu kadar öne çıktı akıl almıyor. Vatandaşın aklıyla alay edenler unutmamalı ki, akıl yaşta değil baştadır.
