Yıllardır enflasyonun düşürüleceği açıklamaları her fırsatta yapıldı, hatta krize bağlı olarak dünyada gıda krizi olduğu sıkça telafuz edildi, ve yine iktidar kanadından sürekli enflasyonu düşüreceğiz açıklamaları peş peşe devam ederken, Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz açıklamaları yapılarak yeniden maaşlara zam yapılacağının sinyalleri veriliyor.
Her fırsatta, Avrupa da raflar boş söylemleri ile, Türkiye’de ise raflar dolu gündemi oluşturuldu. Bu arada enflasyon bizde yüzde 80 iken batıda yüzde 8’le sınırlandırılmış. Evet raflar dolu ama cüzdanlar boş, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarda bulundu. Enflasyon aşılamaz bir ekonomik tehlike değildir, faiz bizim en büyük düşmanımız ve enflasyonu mutlaka düşüreceğiz, bu açıklamalarında 2023 ocak ayını hep işaret etti, vatandaşlardan sürekli sabır istedi.
Sayın; Cumhurbaşkanı; Ben ekonomistim dedi. Şu anda yüzde 8, yüzde 9 enflasyonun bile tehdit ettiği ülkeler var, bizde TÜİK’E göre bizde yüzde 83 var. Benim ülkemde marketlerde raflar boş değil, fakat vatandaşlar raflara bakıp birde cüzdanına bakıyor her istediğini alamıyor ”Cüzdan Boş” Ama Amerika’da bile bugün raflar boş, bizde Fransa’da raflar boş, Almanya’da raflar boş. Benim vatandaşım şu anda istediği her türlü ürünü marketlerde bulabiliyor.” Sanırsınız ABD ve AB’de millet yoksulluktan kırılıyor; feci şekilde açlık çekiyorlar. Gerçek bu mu? hayır, Herkes ve hepimiz biliyoruz ki gerçek bu değil. Zaten bu cümlelerin gerçekleri bilenlerle söylendiğini de zannetmiyorum.
Avrupa ve ABD, bugün küresel ekonominin merkezlerini oluşturuyor. Kişi başına gelirlerinden tutun da demokratik ve özgürlükçü değerlerin en üstte olduğu ülkeler bunlar. Kapılarında vize kuyruğuna girdiğimiz ülkeler de bunlar, evlatlarımızı iyi bir gelecek kursunlar diye gönderdiğimiz ülkeler de yine bunlardır. Avrupa ve ABD’de boş olan raf var mıdır? Elbette vardır… Ama neden ve nasıl? Yani rafların boş olması yoksulluktan mı yoksa varlıktan mı? Asıl mesele budur…
Daha kısa süre önce ünlü bir cep telefonunun yeni, markası çıktığında evet, ABD’de ve Avrupa’da raflar boşaldı…
Peki bizde raflar boş mu? Hayır…
Yoksulluktan alamadığımız ürünler rafları çok güzel süslemektedir. Bakın bizde raflar boş değil ama mesela fakirlikten dolayı çöpten gıda ürünleri toplayanlar yüzünden çöplerimiz boş, bir çok semt pazarlarına akşam saatlerinde gittiğimizde vatandaşların atık meyve ve sebzeyi nasıl ayıkladığına defalarca şahit olmuşuzdur.
Marketlere gittiğimde özellikle dikkatimi çeken makarna reyonları tüm marketlerde kontrol edilsin en fazla satılan ürünün makarna olduğu görülecektir, bu da insanlarımızın alım gücünü net bir şekilde gözler önüne sermektedir, Bu arada alım gücü düşen insanlar için alım gücü yetmediği için rafların dolu olması bir anlam ifade etmiyor, vatandaş sadece bakmakla yetiniyor…
Ucube model yüzünden her şey tepetaklak oldu. Merkez, politika faizini 100 baz puan daha indirerek yüzde 12’ye düşürdü. Oysa iktidarın ekonomi modeli ile kur artınca cari fazla verilecek, oluşan döviz bolluğu ile enflasyon düşecekti, ne ekonomi model tuttu nede döviz bolluğu yaşandı, olan yine vatandaşa oldu, alım gücü her geçen gün azaldı, yaşamak için temel gıda maddelerinin bir çoğunu bile sofrasından çıkardı…
Bir yılda enflasyon 4 katına, cari açık 2 katına, kur neredeyse 2,5 katına çıktı. Dolar da TL karşısında fırladı. Sonuç, Türkiye modeli iflas etti, Vatandaş ise sabır ve sükunetle sandığı bekliyor…
Kalın Sağlıcakla…
