Kulüplerimizde kesinlikle “ şeffaflık” ve “ hesap verebilirlik” kulüplerimizin geleceği açısından hayati önem taşır.
Yıllardır ilimizde Elazığspor, genellikle futbolda başarılı olmaması zaten bu iki kuralın ihlalinden kaynaklanıyor.
Her yıl hiçbir başarı gelmemesi ve yapılan milyonlarca paranın heybeye gitmesi, taraftarları ve sporseverlerin artık Elazığsporumuz’a ve bugüne kadar yönetici olarak görev alanlara da hiç mi hiç güvenleri kalmamıştır. Bu konuda sağır sultan duyuyor, fakat bu konuda yetkili ve etkililer görmemezlikten geliyorlar. gelir ve giderler arasındaki korkunç harcamalara ve gelecek başarısızlıklara karşı “ kıyamet kopacak” ve bu yıl hiçbir yıla benzemeyecek. çünkü taraftar ve sporseverler bu yıl yapılan tüm harcamaların dokümanını isteyecek ve elbette ki biz basında..
Bu konuda spor kulüplerimiz arasında bu hesabı verecek olanda Elazığspor kulübümüz olacaktır.
Son yıllara Elazığspor yönetimine alanlara baktığımızda çoğu sporla alakası olmayan veya 20–25 sene öncesinde futbolcu olarak alınan ve bir iki yıldan sonra kadro kalıp başka işe başlayanlardan oluştuğunu görmekteyiz. Her ne hikmetse bu işi meslek olarak seçenlere bu Elazığspor kapısı hep kapalı oldu.
Bir türlü bilen adam mı? Bizden adam mı olması yönünden hep bizden adamları seçerek yönetime götürüldü.
Elbette ki, kulüp başkanları da bu bizden adamların telkin ve önerilerine göre hareket ederek bir türlü çok istedikleri halde başarıyı götüremediler.. Birçok Elazığspor kulüp başkanı da Elazığ’dan gittikten sonra gerçekleri görüyor, fakat iş işten geçmiş oluyor. Yine kazanan bizden adamların yönettiği kişiler kazanıyor..
Elazığspor kulübümüz gerçekten Elazığ’a ve Elazığlılara faydalı ve başarılı olmak istiyorsa, şeffaflığı neden tercih etmiyor. Genelde bu işi bilenlerin Elazığspor’a alınmamasındaki tek gerçek, yönetime gelenlerin yanlış ve hatalarının bilinecek olması ve bunu bir sakınca olarak görmelerinden kaynaklanıyor.
Dediğim gibi bu döngü içinde yönetime gelenlerin tümü ortak bir hareketle birbirlerini koruma ,birbirlerine karşı özenle taraf olarak hareket etmeleri yüzünden bu kulübe işi bilenlere karşı güçlü konuma gelmektedirler..
Ayrıca bu post modern anlayış ve kulübü kuşatma ile ele geçirme hırsları yüzünden de, bilen hoca mı? Bizden hoca mı? İkilemi karşısında bizden hocayı daima tercih etmişlerdir.
Çünkü, bilen hoca olduğu takdir de, bu yöneticiler her şeye maydanoz olmazlar.. Çünkü futbolcu transferinden tutun da kadro oluşumuna kadar kendilerinin istemeleri ve dayatmalarıyla gerçekleştiğini bilmeyende yoktur. Bu konuda bizden hocalarına karşı her istek ve amaçlarını gerçekleştirebiliyorlar. Elbette ki, bilgi ve becerisi olmayan bizden hocalarının da yöneticilere karşı direnme ve yetkilerini kullanma iradeleri de olmuyor.
Bu kulübü çiftlikleri gibi yönetmek ve kimseye hesap vermemek alışkanlıklarıyla bu yıla kadar gelindi.
Artık hesap zamanı geldi? Hiç kimse bu memleketin değerleriyle oynayamaz. Bir spor adamı veya bir bilgili hoca kaç yılda bir yetişir biliyor musunuz? Nerden bilecekler çünkü bilselerdi hem kendilerini bu kötü duruma koyarak bizden hocayı değil de bilen hocayı tercih ederek Petrolspor’un geçmişteki başarılarını ve haklı olarak Türkiye çapında ün yapmış konumuna götürürlerdi. Bir spor adamı ve bilgili bir hoca 30-40 senede ancak yetişir..
Artık spor kamuoyu da bizden değil? bilen hocadan ve bilen spor adamından yana olacaktır.
Çünkü bilenle bilmeyen bir olmadığı gibi bu kayıp yılların ardından birkaç yıl daha kaybetmeyi de kimse göz önüne alamaz….
GÜNDEM
03 Aralık 2023EKONOMİ
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023EKONOMİ
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023GÜNDEM
03 Aralık 2023Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.