Bir kentin altyapısı diye; yol, su, elektrik, kanalizasyon, telefon v.b. gibi çok elzem döşemlerinin tümüne denir. Eğer bu altyapı düzgün değilse, o şehre dünyanın en lüks binasını yapın, orada düzgün bir yaşam süremezsiniz, kendinizle birlikte vatandaşları da çaresiz bırakırsınız.
Peki insanın altyapısı nedir? Kişinin bilgisi, becerisi ve değerleridir. Kişinin bilgi ve becerisine, “Teknik altyapı”, denir. teknik altyapısı olmayan insanların şehri yönetmede başarı sağlaması mümkün değildir.
1984 yılında Merhum Prof. Dr. Mustafa Temizer 5 yıllık belediye başkanlığı dönemimde Elazığ’ın bütün altyapısını yenileyerek tarihi bir başarıya imza attı, aradan geçen 33 yıl içerisinde belediye başkanlığı koltuğuna oturan hiç bir belediye başkanının alt yapı konusunda ciddi bir çalışması olmadı, sadece oluşan arızaların tamiri yapıldı, oysaki her geçen gün yeni binaların yapıldığı ve sürekli gelişmekte olan şehrimizde böylesine ciddi bir konu İHMAL edildi.
Bundan tam iki yıl önce Elazığ büyük bir deprem yaşadı ve şehrimizdeki binaların yüzde 50 si hasar gördü ve yıkıldı yıkılmaya da devam ediyor, böylesine büyük bir deprem yaşamış şehrimizde deprem nedeniyle alt yapının da bu depremden zarar gördüğünü, yeniden yapılan inşaat çalışmaları nedeniyle şehrin altyapı kanalizasyon giderlerinin tıkanabileceğini düşünüp yetkililer tarafından neden kontrolleri yapılarak önlem alınmadı? önlem alınmadığı gibi şehrimizde önemli görev üstelenen bazı su tahliye kanalları kapatıldı, yetkililere soruyorum bu kanallar neden kapatıldı?
Belediyecilik bilgi beceri işidir Bilgi ve beceri de, tıpkı bir bina yapımı gibi, belli bir sıra dahilinde kazanılır. Örneğin, yukarıda değindiğim “Yöneylem Araştırması” dersi için önce belli seviyede matematik bilgisi ve işlem becerisi gerekir. Kişilerin sağlam bir teknik altyapılarının olması için, eğitimin ilk basamağında sağlam bir temelin atılması gerekir. Örneğin, ilkokulda iyi bir eğitim almışsanız, sonraki sınıflarınızda rahat edersiniz. Aritmetik bilmeyen kişiye matematik, matematik bilmeyen kişiye mühendislik öğretemezsiniz. Öğretmeden de mezun ederseniz, şehirlerdeki geçitlerde boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kalırsınız. şehrimizde yapılan tüm araç alt geçitlerin hepsini her yağan yağışta sular basıyor ve insanlar araçları ile mahsur kaldığı gibi boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. bu alt geçitler yapılırken neden bu tür yağış olayları hesaplanıp ona göre yapılmadı? kimler neye göre yaptı bu şehrin milyonlarca lirasını boşa harcadı.