MERSİN’İ KALKINDIRMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ TARAFINDAN DÜZENLENEN,
“BEN KADINIM, UMUDUN ADIYIM” PROGRAMININ AÇILIŞI ÇAYDA ÇIRAMIZLA BAŞLADI.
AMA!
KLARNET VE KENDİMİZE HAS DAVUL OLMADAN TAMAMEN ELAZIĞ OYUN HAVASI DIŞINA ÇIKILARAK OYNANAN ÇAYDA ÇIRAMIZ SİLİFKE OYUN HAVALARINA BENZER BİR SUNUMLA, HEM MÜZİĞİ HEMDE OYUN FİĞÜRLERİ DEĞİŞTİRİLMİŞ OLARAK SERGİLENDİ.
Mersini kalkındırma ve dayanışma derneği tarafından düzenlenen, “Ben kadınım umudun adıyım” programı Mersin Yenişehir belediyesinin destekleriyle başladı.
Programın açılış konuşmasını İyi parti genel başkan yardımcılarından Burhanettin Kocamaz yaptı.
Amacı gereği yoğun katılımın olduğu programa çok sayıda davetlinin yanı sıra, belediye başkanları, çeşitli partilerden siyasetçiler ve iyi parti genel başkanı Meral Akşener’de katılım sağlamıştı.
Açılış konuşmasından sonra kürsüye çıkan Meral Akşener konuşmasında kadına şiddet konusuna vurgu yaparak, “Bu ağır yükler hep bizimse, biz kadınlarınsa eğer, o zaman bu yükleri taşıyan bu bedenler elbette gereken saygıyı, ihtimamı, gücü elde etmeli.” dedi.
Akşener, Mersin’i Kalkındırma ve Dayanışma Derneğince Yenişehir Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Ben Kadınım Umudun Adıyım” programındaki konuşmasında, öldürülen kadınları andı. Bergen’in, Özgecan Aslan’ın, Emine Bulut’un acısının devam ettiğini belirten Akşener, Anadolu’da milli mücadelenin ilk ateşini kadınların yaktığını ifade ederek, ülkeye demokrasinin de kadınlar sayesinde geldiğini söyledi.
Atatürk’ün pek çok batı ülkesinden önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verdiğini kaydeden Akşener, “Aslında vermedi. Aslında bize duyduğu saygıyla ‘Bu sizin hakkınızdır, alın’ dedi. Peki, biz ne yaptık? Ben STK’lardan gelirim. Kadın hakları derneklerinin içinden gelirim. Biz maalesef elimize aldığımız o mirası yeteri kadar yayamadık. Ben Meral Akşener; İzmit’in Gündoğdu Köyü’nden çıkmış bir ailenin kızıyım. Atatürk’ün anasının adını taşıyan Zübeyde Hanım Şehit Aileleri Derneği’nin uzun yıllar başkanlığını yaptım, yöneticiliğini yaptım. Atatürk’ün o mübarek anasının genelevde çalıştığını söyleyen bir şerefsize gereğini yapamadım. Özür diliyorum. Sarayda ağırlandı o şerefsiz, sarayda ağırlandı o ahlaksız. Gereğini yapamadım özür dilerim, dedi.
Sözleri ayakta alkışlanan Akşener, “Onun için Emine Bulut’un acısı devam ediyor. Onun için Özgecan’ın acısı devam ediyor. Onun için Bergenler’in öldürülmesi devam ediyor. Şimdi bu ağır yükler biz kadınlarınsa eğer o zaman o yükleri taşıyan bu bedenler elbette gereken gücü elde etmeliler.” diye ekledi.
Çeşitli gösterilerin sunulduğu ve şiirlerin okunduğu programda Akşener’e, mor cepken hediye edildi. Programa, Mersin’de 2015’te okuldan çıktıktan sonra evine gitmek için bindiği minibüste öldürülen Özgecan Aslan’ın annesi Songül ve babası Mehmet Aslan da katıldı.
Konuşmaların ardından başlayan program, kostümleri farklı, oyunları değişik, klarneti zurna olmuş, tokmağı davulu farklı bir ekibin oynadığı yöremizin çayda çırası oyunuyla başladı.
Elâzığ’ımızın dünyaca ünlü oyunu, yabancıların anlatımıyla mumlu dans oyunumuzun Mersin’de düzenlenen bir programda açılış oyunu olmasına sevinirken, oyun üzerinde bu denli değişikliklerin yapılmasına üzüldük.
Bir başka gözle baktığımızda ise, Mersin ili Silifke ilçesine özgü oyunlar varken çayda çıramızın tercih edilmesiyle gurur duyduk.
Haber: Mehmet DUMAN
