GELİR ADALETSİZLİĞİ ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR.
BİR YANDAN KAMU KURULUŞLARINDAN EMEKLİ OLAN İŞÇİ EMEKLİLERİ
DİĞER YANDAN CEBİNDEN PRİM ÖDEYEREK EMEKLİ OLAN SSK EMEKLİLERİ
ÖTE YANDAN ESNAF OLUP BAĞ-KUR SİTEMİNDEN OLAN EMEKLİLER
YETMEDİ,
2000 ÖNCESİ 2000 SONRASI, 2008 ÖNCESİ VE 2008 SONRASI, OLMADI TABAN MAAŞ AYIRIMI, OLMADI SENDİKALI İŞÇİ, TUTMADI YÜKSEK MAAŞ, YETMEDİ VERİLEN DENGESİZ ZAM DAĞILIMI İLE UÇURUMLAR OLUŞTU.
Son günlerin gündemi meşgul eden konularından birisi hiç kuşkusuz EYT. Yani emeklilikte yaşa takılanlar. Kısaca bu kadar isyanın, bu kadar gürültü ve patırtının sebebi emeklilik gün sayısını doldurup yaşa takılan çalışanların emeklilik hakkı elde edebilmeleri için kanunda belirtilen yaşlarını bekleme zorunluluğu.
Tabii bu isyanın bu serzenişin buraya kadar gelmesinin bir sebebi var.
ERKEKLERDE 9 BİN GÜN, KADINLARDA 7 BİN 200 GÜN ŞARTI
Hizmet yılı erkeklerde 25 yıl sigortalılık süresi, kadınlarda ise 20 yıllık hizmet süresi ve 7 bin 200 prim günü sayısı. Bu hizmet yılı ve prim günü sayısı 2008 sonrası sigortalı olanlar için geçerli. 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanların yaş şartının kaldırılmasıyla ilgili bir formül eğer hayata geçirilecekse erkekler 9 bin günü, kadınlar 7 bin 200 günü tamamladıysa artık yaşı beklemeden emekli olma şartını yerine getiriyor.
Kadınlarda 20 yıl, erkeklerde 25 yıl. Bu 9 bin gün sayısı yerine 5 bin ile 5 bin 975 gün bizim için 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanlar için aranan şartlardır. Bu şartları yerine getiren kadın ve erkekler gün sayısı ve hizmet yılını tamamladıkları takdirde herhangi bir yaş şartına tabii olmaksızın emekli olmaları imkânı söz konusuydu. Vatandaşların serzenişinde ise, ‘Biz sigortalı olduğumuz tarihte yaşla ilgili bir sorunumuz yoktu, hizmet yılı ve prim gün sayısını tamamladık yaş şartından dolayı emekli olamıyoruz.
Karşı görüş olan bakanlık ise, ülkemizin ekonomik şartlarının her şeyden önemli olduğunu savunup ortak akılla çözüm yolunun bulunmasından yana.
8 EYLÜL 1999’DA HER ŞEY DEĞİŞTİ
Kadınların durumu
8 Eylül 1999 itibarıyla 18 yıl ve daha fazla süre sigortalı olan, başka bir ifadeyle sigorta başlangıcı 8 Eylül 1981 ve daha eski bir tarih olan kadın sigortalılar ‘mezarda emeklilik’ yasasına tabi değildi.
Eski yasaya göre 20 yıl sigortalılık süresi ve 5000 gün prim koşulunu birlikte sağladığı tarihte yaş koşulu aranmaksızın emekli olabiliyorlardı. 15 yıllık sigortalılık süresi, 3600 gün prim ödeme ve 50 yaş koşullarını sağlayan kadın sigortalı da kısmi yaşlılık aylığı ile emekli olabiliyordu.
Erkeklerin durumu
8 Eylül 1999 itibarıyla 23 yıldan fazla süre sigortalı olan, yani sigorta başlangıcı 8 Eylül 1976 ve daha eski bir tarih olan erkek sigortalılar da eski yasa koşullarıyla emekli olurken, eski yasaya göre; 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 gün prim ödemesini tamamlayan erkek sigortalı, yaş şartı aranmaksızın emekliliğe hak kazanabiliyordu.
Ayrıca, 15 yıl sigortalılık süresi, 3600 gün prim ödeme ve 55 yaş koşullarını tamamlayan erkek sigortalı da kısmi emekli aylığı ile emekli olabiliyordu.
BURADAN DURUMA BAKACAK OLURSAK
1978 ve öncesi sigorta başlangıcına sahip birçok vatandaşın 8 Eylül 1999 tarihi itibariyle yeniden düzenlenip kanunlaşan şartlardan dolayı kaybettikleri en az 2 ve üzerindeki yılın kaybı nasıl giderilecek? Diğer şartları tamamlayıp yaşa takılmadan emekli olması gereken 1981 ve öncesi sigortalıların hak mağduriyetleri nasıl giderilecek?
GELİR DAĞILIMINDAKİ ADALETSİZLİK
Günümüz ekonomik şartlarına baktığımızda emekliler arasında büyük uçurumların oluştuğunu görmekteyiz.
Sosyal güvenlik kurumundan maaş almakta olan en düşük emekli maaşının 3500 lira olduğu ve bu gurubun 3600 gün sayısıyla emekliliğe hak kazandığı düşünüldüğünde, 8000 gün sayısı ile emekli olan bir başka emeklinin aldığı maaş 4800 lira olmaktadır.
Arada Yüzde yüzden fazla gün sayısının maaşa yansıma oranıyla düşünüldüğünde 7000 lira olması gerekirken, gelir dağılımındaki adaletsizlik burada kendini gösterip 8 bin gün sayısıyla emekli olan vatandaşı 4800 lira mahkûm etmektedir.
Bununla kalmıyor;
Aynı gün aynı yıl aynı emekle çalışan farkı kurum yapılarından emekli olmuş ve ekonominin en çok hasar veren emekli gurubunda oluşan uçurumlara göz atmak istediğimizde karşımıza çıkan gerçekler bu kadarda olmaz diye söyletmeye başladı bizi.
9000 bin gün sayısıyla emekliliğe hak kazanmış emekli maaşlarına bakmak istediğimizde karşımıza çıkan gerçek hiç kuşkusuz bu kadarda olmazdan yana çıkıyor.
Aynı şartlarla emekli olan 4 guruba baktığımızda;
En düşük SSK ve BAĞ-KUR emekli aylıklarının,
Ocak Temmuz
SSK (2000 ÖNCESİ) 3.293 4.687 TL.
SSK (2000 SONRASI) 2.041 3.500 TL.
BAĞ-KUR (ESNAF) 2.399 3.500 TL.
BAĞ-KUR (TARIM) 2.262 3.500 TL. Olduğu.
Emekli sandığına tabii Emekli maaşlarının,
En düşük emekli memur maaşının; 6078 TL.
Emekli Öğretmen maaşının; 7475 TL.
Emekli Polis maaşını; 7731 TL.
Emekli mühendis maaşının; 9115 TL. Olduğu.
Kamu kurumundan sendikalı SSK emekli maaşlarını;
Ortaokul, lise, Üniversite mezunu fark etmeden;
Anı gün aynı şartlarla aldığı emekli maaşının 12000 ile 16000 lira arasında değişiği dikkate alındığında aradaki uçurumu düşünmek bile emeklilerimiz arasında uçanla düşen farkı oluşturmaktadır.
Eşit işe, eşit güne, eşit maaş adalet ve eşitlik anlayışımızın bir parçası olması dileklerimizle.
Diyoruz.
HABER: MEHMET DUMAN
GÜNDEM
06 Aralık 2024EKONOMİ
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024EKONOMİ
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.