OSMAN BULUT’LA ELAZIĞ MÜZİĞİMİZİ VE KÜLTÜRÜMÜZÜ KONUŞTUK.
Bulut;
- Mahalli müziğimizin yaşatılması adına özellikle gençlerimizin bakış açısı çok değişti.
- Zenginliğimiz olan folklorumuzu, klarnetimizi, müziğimizi, yemek kültürümüzü ulusal boyuta taşımakta sıkıntılar yaşamaya devam ediyoruz.
- Mahalli müziğimizi icra edecek yeni gençler artık yetişmiyor.
- Elazığ’dan çıkan Elazığ’ı çabuk unutuyor.
- Düğünlerimizde birkaç folklor gösterisinin haricinde, mahalli müzik adına türküler okunmuyor, ithal oyunlar salonları süslüyor.
Elazığ mahalli müziğinin usta ismi Osman Bulut gazetemize hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Osman Bulut Gazetemizden övgüyle söz ederken, Elazığ folkloru, Elazığ müziği tanıtım çalışmalarımızdan dolayı memnun olduğunu, haftalık yöresel yemek ve kıssadan hisseler köşemizi de beğenerek takip ettiğini söyledi.
Bulut, genel yayın yönetmenimiz Mehmet Duman’la 40 yılın üzerinde abi, kardeş gibi diyaloğunun olduğunu, çocukluklarının aynı mahallede geçtiğini ve aynı takımda yıllarca futbol oynadığını sözlerine ekledi.
ELAZIĞ MAHALLİ MÜZİĞİ DENİLİNCE AKLA GELEN İLK İSİM OLDU.
Yaklaşık 45-50 yıllık müzik hayatına neler sığdırmıştı bu duayen isim. Sayısı 1500 üzeri olan repertuar, halk oyunları, eğitmenlik, Türk halk müziği ve devlet korolarında konuk sanatçı, Elazığ’ ı yurt içinde ve yurt dışında tanıtma organizasyonlarında ses sanatçılığı, TRT ve diğer televizyon ve radyo kanallarında davetli yöresel Türk halk müziği sanatçılığı ve çeşitli camilerde ihtiyaç duyulması halinde müezzinlik.
Osman Bulut, yüce kitabımız Kuran-ı Kerimi kendi çabasıyla öğrenmiş, birçok programlarda ilahiler okumuştu, Osman Bulut, ihtiyaç duyulan her alanda, yaz kış, yağmur çamur demeden memleketim diyerek çağrılan her yere bahanesiz koşmuştu. Osman Bulut, bizlere göre mahalli müziğimizin son temsilcisi, son hazinesiydi.
Sizden sonra bu bayrak kimde diye sorduğumuzda, tek bir cevap yetmişti bize, “Allah bu Türküleri bize aratmasın” dediğinde unutulmaya, yok olmaya giden geleneğimizin, göreneğimizin, törelerimizin, müziğimizin, folklorumuzun son denen noktasına vurgu yapmıştı aslında.
Elazığ müziğinin kökünü soruyoruz koca çınara, verilen cevap şaşırtıyor bizleri, 1932 yılına kadar ilahi okumanın yasak olduğunu, bizim kökenimiz olan müziğimizde ilahi serpiştirmelerin olması nedeniyle türkülerimizi çıkartamamışız gün yüzüne, taşıyamamış. Köklü kültürümüz içerisinde Harput’ta Ermeni kültürü var olmasıyla birlikte o dönem Türküleri Ermenilerle beraber, aynı masada, aynı ortamda, aynı toplantılarda okumuşuz, onlar müziklerini yapıp okumaya devam ederken biz maalesef bugün olduğu gibi sadece baka kalmışız.
Peki, niye halen aynı yerdeyiz, türkülerimiz, folklorumuz, klarnetimiz, yemeklerimiz kabuğunu kıramadı diye sorduğumuzda,
Osman Bulut gayet içten bir cevapla, hainliğimizden dedi. Bayrağı bir yerlere taşıyana, tanıtıma katkı yapana, çalana, söyleyene, sazına, örfüne destek olacaklar çıkmamız içimizden, çıkanlar memleketi çabuk unutmuş, bana ne demeye başlamışlar.
Elazığ folkloru çayda çırasıyla Dünyaya mum dansı dersi verirken, türkülerimiz dizilerde söylenmiş. Elazığ yemekleri 154 çeşitle Türkiye’de 2. Sırada yer alırken kendi içimizde bile bu kültürü yaşatamamışız, Urfa, Antep, Diyarbakır, Hatay yemek konusunda ulusal kanallara konuk olurken biz özenti duymuşuz, Harput gibi bir beyliğe, sancağa yerinde bile sahip çıkamazken sinema ve dizi kanalları Antep ve Mardin’e tezgâh kurmuş. Düğünlerimizde mahalli oyun havaları, mahalli müzik unutulmuş, gürültüden başka hiçbir anlamı olmayan sözlerle uydurulmuş müzik ve oyunlara kendimizi kaptırmışız.
Bakın düğünlerimize artık içeriden mahalli sanatçılar davet edilmiyor, parası, boyu posu, gücü olan dışarıdan sanatçıları getiriyor. Kendilerine çaldırıp oynuyorlar.
Kendi müziğimizin, folklorumuzun gelecek nesillere taşınması adına televizyonların, sosyal meydanın, internetin olduğu bu yüzyılda kim elini taşın altına koydu.
Klarnetimiz var bizim, oyunlarımız, müziğimiz klarnet siz olmaz, bizim kültürümüzde ahenk taşımızdır klarnetimiz. Ulusal kanallara bakıyoruz klarnet virtüözü bilmem kim, klarnet ustası bilmem kim, çıkıp birileri anlattı mı bu çalgı aleti Elazığ’ın kültürüdür, kültüründe vardır diye. Şimdiye kadar Urfa adına sadece İbrahim Tatlıses bunu başardı, ya biz.
Bize düşen, sözün bittiği yerdeyiz demek oldu.
Ağzına yüreğine sağlık diyoruz Osman Bulut.
HABER: MEHMET DUMAN
