2023 Yılının son günlerinde, iki güzide kulübümüz Fenerbahçe ve Galatasaray Süper Kupa maçını oynamak için Suudi Arabistan’ın Başkenti Riyad’a gittiler organize öyle yapılmıştı, ancak her iki takım maçı oynamadan tekrar yurda döndüler..!
Neden Maç Oynanmadı ki;…
Bilirsiniz, Türkçemizin ”ata” sözlerindendir. Kim bilir ne amaçla ve ne türlü bir olay üzerine söylenmiştir.
Ama; Anadolu’da sık kullanılan bir atasözüdür. “Ne Şam’ın şekeri, ne Arabın yüzü”!
Ben; bu sözün Arapların Osmanlıya karşı Birinci Dünya Savaşındaki ihanetleri üzerine söylendiğini sanırdım. Meğerse öyle değilmiş. Araştırınca halk arasında çok daha önceleri kullanılır olduğunu öğrendim. Ortaya çıkışının mutlaka bir nedeni vardır. Kim bilir?..
Nedense; Araplarla ilgili bir sorunla karşılaşılırsa aklıma bu atasözü gelir. Tıpkı şu son günlerde Riyad’da yaşadığımız “Süper Kupa” olayında olduğu gibi.
Gene; “Nedense” diyerek başlayacağım cümleme. Evet; Nedense, bizim bu hükümetimizin yirmi seneyi aşkın bir süredir bir “Arap” hayranlığı sürüyor. Kaşıkçı olayında yaşananları burada yinelemeye gerek yok. Anımsayın lütfen.
Bizim devlet ricalinin olaya yaklaşımları ve sonuçlandırmalarının akla uygun bir açıklamasını bulabilir misiniz? Devletimizin itibarını doğrudan ilgilendiren bir konuda ne yaptık? Olayın soruşturması ile ilgili dosyamızı olduğu gibi Suudi yetkililere teslim ettik. Bekleyin, artık onların adli (!) makamları nasıl ve ne türlü çalışacaklar da olayı çözüme kavuşturacaklar?
Bakınız; adamlar, protokol kurallarının dışına çıkarak Anıt-Kabir’i ziyaret etme inceliğinden bile uzak tutabiliyorlar kendilerini. Bizim bir tepkimizi gören ya da işiten var mı? Ha, unutmayın; onların kralları ölünce bizler de ÜÇ günlük yas ilan ediyoruz.
Mütekabiliyet dedikleri böyle oluyor zahir!
Aslında Türk toplumu ta en başından beri bu “Süper Kupa” maçının Riyad’da oynanmasına karşıydı. Başta kupa finalini oynayacak olan Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerinin başkanları olmak üzere tüm ilgililer özellikle Cumhuriyetimizin yüzüncü yılındaki kupa finalinin Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanması kararına karşı çıkıyorlardı. Neylersiniz Futbol Federasyonu yetkililerimiz ve hükümet çevreleri Riyad da Riyad diye tutturmuşlar, kararlarından vazgeçmiyorlardı.
Bilinmez, bu inat ortamının nedeni salt Arap hayranlığına mı dayanıyor? Yoksa bizlerin bilemeyeceği başka nedenler mi etken oldu. Bu kararda ısrar etmeye?
İlginçtir, Türk kamuoyuna Riyad’ta oynanacak kupa maçı için belirgin bir ön açıklama yapılmamıştı. Dolayısıyla birçok kişi maçın orada hangi koşullar içinde gerçekleşebileceğini düşünmekten çok hangi gerekçe ile oraya gidildiğini sorgulamaktaydı.
Sonuçta maç günü geldi; yani 29 Aralık akşam saatleri olmuştu, yarımtrak heyecanlar yaşamaya başlamıştık ki bir de ne görelim TV’lerde alt yazılı haber olarak maçın oynanması konusunda bazı sorunlar yaşandığına dair bilgiler verilmeye başlanıldı.
Sonuçta asıl mesele; tam olmasa da anlaşılmaya başlandı. Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanması planlanan Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki Süper Kupa finali, Suudi yetkililerin yarattığı çözüm bulmaz kriz nedeniyle oynanamıyordu.
Sonrasında Kulüpler ve TFF’den yapılan ortak açıklamada, müsabakanın ertelenmesinin gerekçesi olarak “organizasyondaki bazı aksaklıklar” gösterilmekteydi.
Ancak; maç günü basına sızan bilgiler Suudi tarafının özellikle takımların sahaya ‘ Atatürk temalı tişörtler’ ile ısınmaya çıkmalarına dahi izin vermediği yönündeydi. Aynı haberlerde kulüplerin maça Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” ve “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözlerinin yer aldığı pankartlara da izin verilmediği ifade edilmekteydi. İstiklal Marşı ile ilgili olarak da bazı anlaşmazlıkların olduğu iddia edilse de gerek TFF gerekse de Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı söz konusu bu iddiaların doğru olmadığını duyurdu.
Krizin çözülememesi üzerine TFF, kulüpler ve Suudi yetkililer arasında gerçekleşen toplantılar bir sonuç vermeyince maçın iptali/ertelenmesi yoluna gidildi.
Eklemeliyiz; aşılamayan bir konu daha var: maçın organizatörü konumundaki “Riyadh Season” kulüplerden tazminat isteyebileceği söyleniyor.
Ezcümle; Türk kamuoyu olaylardan aşırı derecede etkilenmiştir, sosyal medyada çok net bir dil ve ifadeyle tepkilerini dile getirmiştir, Ayrıca her iki kulübün ortaklaşa bir karar vererek “Atatürk” sevdalarını dışa vurmaları her türlü takdirin ötesindedir.
Kalın Sağlıcakla…
GÜNDEM
06 Aralık 2024EKONOMİ
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024EKONOMİ
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024GÜNDEM
06 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.