İşte bu iş TEFECİLİKTİR !
YÜZLERCE apartman DAİRESİ, uçsuz bucaksız ARAZİ ve ARSA …
Ve henüz bildirilmediği için bilinmeyen otomobiller, bankadaki PARALAR ve evlerdeki ALTINLAR …
KAYNAK belirsiz, SERVET temelsiz, Devlet habersiz.
Bunca MAL ancak ve ancak TEFECİLİKLE olur; sessiz-sadâsız.
Hem, NASS’a da uygundur.
Ve GÜNAHI da yoktur.
Çünki, bu işe “TİCARET” elbisesi giydirilmiştir.
Mesela, bizim Antep’deki faizcilik veya TEFECİLİK sektörü HACI emmilerin tekelindedir.
Bunlar, İPLİKSİZ İPLİK TİCARETİ yaparlar. Ve HARAMDAN şiddetle “KAÇINIRLAR” (!)
İşte bu yüzden NASS’a uygun iş yaparlar.
Paraya ihtiyacı olan bunlara gelir.
Mesela, 10 000 liraya ihtiyacın vardır.
HACI emmi, “benim param yok, sana İPLİK SATAYIM” der.
Sen kabul edersin. 20 000 liralık iplik SATIN ALMIŞ (GİBİ) olursun.
Ama ortada İPLİK falan yoktur.
HACI Emmi sorar:
-Sen bu İPLİĞİ ne yapacaksın ?
Sen söylersin:
-Satıp paraya çevirecem.
-Tamam satayım, kaça alırsın ?
-10 bin liraya alırım.
Sen, MECBUREN razı olursun ve 10 bin lirayı alırsın.
Ödeyeceğin zamana göre de SENET imzalarsın.
Mesela, 1 sene sonrası için 50 000 lira BORÇLANMIŞ olursun. Yani, normal FAİZİN en az 5 misli bir FAİZ ödeme taahhüdünde bulunmuş olursun.
Bu arada gayrimenkul ipoteği veya satışı da ortaya konulacaktır.
Tabii ki, KEFİL göstermen de gerekecektir.
Aldığınla ödeyeceğin para arasındaki miktarın cinsi VADE FARKIDIR ve işin adı da ”TİCARETTİR”.
Yapılan iş “TİCARET” olunca da, GÜNAHTAN bahsetmek mümkün değildir ve tabii ki HARAM işlem yok demektir.
Netice itibariyle OCAĞIN BAŞINA YIKILACAKTIR.
Ve HACI emmi de yaptığı “TİCARETİN” keyfini sürecek ve meyvesini yiyecektir.
Yemektedirler netekim.
Hem de hiç DOYMAYAN bir İŞTAH ile.