Akaryakıt’ta en son yapılan ÖTV zamları ile birlikte motorin 33.18 benizn 34.91 TL.’ oldu..! yapılan son zamlardan sonra, Sosyal medyada mevcut iktidara tepkiler çığ gibi büyümeye başladı…
Ben ödediğim Motorlu Taşıtlar Vergisini (MTV) bir kez daha ek olarak neden ödüyorum ki? Bu haksızlık değil mi
Akaryakıta zam
Alkollü içkiye zam
Sigaraya zam
MTV’ye zam
Tüm harçlara zam
Kiralar aldı başını gidiyor
Market fiyatları uçtu, Çarşı pazar yangın yeri gibi…
Dolar zaten füze
Asgari ücretliye, emekliye, işçiye, memura zam yapılsa ne olacak ki, para ele geçmeden yok oluyor zaten.
Mevcut iktidarın yanlış ekonomi politikalarının bedelini yine halk ödeyecek tam 11 yıl önce ne demişti Sayın Erdoğan; “Para, tıpkı bayrak gibi, tıpkı Milli Marş gibi bir ülkenin gücünü, itibarını, bağımsızlığını simgeler. Paranın itibarı milletin itibarıdır.”
Bu sözler Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ait. Erdoğan, 1 Mart 2012 tarihinde bu tweeti attığında, biri çıkıp önümüzdeki 11 yılda dolar Türk parası karşısında yaklaşık 15 kat değerlenecek dese kim bilir ne derdi? Gerçekten inanılır gibi değil ama 11 yıl önce dolar kuru 1,80 TL civarında iken günümüzde 27 TL’yi zorlar oldu, Erdoğan’ın tabiri ile ‘itibar’ da yerle bir oldu.
Hem Türk Lirası’nın sürekli değer kaybetmesi hem de yaşanan yüksek enflasyon karşısında, bu ay asgari ücrete, memura ve emekliye yapılan maaş zamları ise pul oldu. Özellikle emekli kesim yaşamayı bile işkenceye çeviren bu durumdan son derece rahatsız. Emekli maaşına, temmuz ayı itibariyle yapılan ve hemen hemen herkes tarafından son derece yetersiz bulunan yüzde 25 zam oranından bile yararlanamayacak ve maaşı sabit kalacak olan en düşük baremde kalan milyonlarca emekli ise isyanlarda. MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli’nin bile partisinin grup toplantısında, bu konuda yaptığı çağrı karşılık bulacak mı, hep beraber göreceğiz.
Bir önceki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Nisan ayında yaptığı bir açıklamada, “7 bin 500 lira maaş alan emeklilerin sayısı 9 milyon. Toplamda 15 milyon emeklimiz var” bilgisini paylaşmıştı. Bu durumda iktidarın emekliye yaptığı yüzde 25’lik zamdan, en düşük maaş bareminde kalan yaklaşık 9 milyon yurtdaş yararlanamayacak ve 7 bin 500TL ile geçinmeye çabalamaya devam edecek.
Yine Bakanlık verilerine göre yaklaşık bir buçuk milyon yurttaşımız ise yaşlılık ve engelli maaşı almakta. Son yapılan zamlarla, 65 yaş aylığı 2 bin 348 TL’ye, engelli aylıkları ise engellilik oranlarına göre 1874 TL ile 2 bin 811 TL’ye yükseltildi. Gerçekten içler acısı bir durum değil mi? Engelli bir vatandaşımız zaten çalışamazken, nasıl olacakta 2 bin 811 TL maaş ile geçinecek, izahı olabilir mi?
1 Sana 3 Bana
Maaşlara yapılan zamlar enflasyon karşısında ne kadar eriyecek diye düşünürken iktidar peşi sıra vergileri de artırma yoluna gitti. Motorlu Taşıtlar Vergisi bir defaya mahsus olmak kaydıyla bir yılda iki kez alınacakken, birçok üründe KDV oranları yükseltildi. Kurumlar vergisi oranı yüzde 25’e çıkarılırken, Noter ve diğer harçlar ise yüzde 50 artırıldı. Daha niceleri de cabası…
İktidar vergileri artırarak bütçe açığını bu şekilde kapatma yolunu seçti. Bir başka ifade ile iktidarın yanlış ekonomi politikalarının bedelini halk ödeyecek. Özellikle Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin iki kez tahsil edilmesi verginin de vergisi değil mi? Madem öyle, geçmişte de uygulamaları olan bazı vergi çeşitlerini iktidara bir tavsiye olarak önerelim mi!!!
Gerdek Vergisi, Gelinlik ve Bad-ı Heva Vergisi: Osmanlı döneminde evlenenlerden zenginden bir altın, fakirden 12 akçe, orta halli olanlardan da bu ikisinin arasında belirlenen tutarda vergi alınırken, genç kızlar ve dul kadınlardan da bir dönem yine vergi alınmış. Üstelik evlenecek olanın bakire olması halinde 60, dul olması halinde 30 akçe olduğu rivayet edilen bir vergi.
Yellenme Vergisi: Estonya hükümetinin inek sahiplerinden aldığı vergi. İnekler yellendikçe, sahipleri vergi vererek devlete katkı sağlamış, ne güzel değil mi?..!
Gölge Vergisi: Venedik’te 18. yüzyılda, işyerlerinde gölgelik kullananlardan alınan vergi. Gölge etme başka ihsan istemez atasözünün belki de çıkış yeri..!
Korkaklık Vergisi: İngiltere’de bir zamanlar asker kaçaklarından alınan özel bir vergi türü imiş. Ülkemizde uygulansa devletimiz baya bir ihya olur öyle değil mi?..!
Sabun Vergisi: Suya sabuna dokunmam demeyin, Orta Çağ boyunca, Avrupa’da hemen hemen tüm devletlerin aldığı bir vergi türü imiş..!
Pencere Vergisi: 18. ve 19. yüzyıllarda Fransa ve İngiltere’de emlak vergisi pencere sayısına göre alınıyormuş. Günümüze uyarlasak..!
Sakal ve Bıyık Vergisi: Rusya ve Uruguay’da bir dönem sakal ve bıyık bırakmak vergiye tabi imiş. Türk erkeğinin bıyığa olan düşkünlüğü nazara alındığında, hele birde santimetre başı alınsa devlet ne de güzel ihya olur, öyle değil mi?..!
Ezcümle ve nihayet; Rahmetli Ozan Arif’ten halimizi anlatan şu dörtlük ile gelsin;
“Berberin bakkalın koptu damarı
Esnaf duman oldu yedi şamarı
Sık diyorlar, yok ki sıkak kemeri,
Kemere, kuşağa vergi bağlandı.”
Kalın Sağlıcakla…
GÜNDEM
04 Aralık 2024EKONOMİ
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024EKONOMİ
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024GÜNDEM
04 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.